Kendimle barışmak

 


Sevgili eski dostum, iç sesim,

Sana ne zamandır yazmak istiyordum ama nereden başlayacağımı bilemiyordum. Belki de seni duymayalı o kadar uzun zaman oldu ki, ne zaman sustuğunu bile fark edemedim. Bir sabah kalktım ve sen yoktun. Artık kararlarımı seninle paylaşmıyor, düşüncelerimi seninle tartmıyor, umutlarımı seninle yeşertmiyordum. Senin yerini, sana benzeyen ama senden çok farklı biri aldı.

Sesi senin sesine benziyor ama söyledikleri bambaşka…

Sanki senin gölgen konuşuyor artık. Karanlık, soğuk, bağıran, çağıran, her şeyi söyleyen ama hiçbir şeyi çözmeyen o gölge.

Ne zaman bir şey yapsam, o başlıyor konuşmaya: "Yanlış yapıyorsun, beceremeyeceksin, bu da batacak..."

Sen öyle değildin.

Sen beni anlar, önce dinler, sonra nazikçe sorardın: "Bunu gerçekten istiyor musun? Sana iyi gelecek mi?"

Sen hatırlatırdın: “Daha önce de böyle hissettin, ama geçti.”

Sen sustuğunda, yalnız kaldım. Yarısı eksik bir zihinle dolaşıyorum bu hayatta. Senin yokluğun, içimde zihnimin bir odasının kilitli kalması gibi.

Ne zaman o kapının önüne gelsem, senin yerine o silüet karşılıyor beni.

Ama biliyor musun?

Sana kızamıyorum. Çünkü bir yanım biliyor… Sen hâlâ oradasın.

Yüzün görünmese de, sesin değişmiş olsa da…

Beni tamamen terk etmedin.

Ben hâlâ senin varlığını hissediyorum.

Beni anladığını, hatta bazen bana ulaşmaya çalıştığını hissediyorum.

O bağıran gölgenin arkasında senin fısıltını duyar gibi oluyorum:

“Ben buradayım. Yalnız değilsin.”

Bu yüzden yazıyorum sana.

Geri dön diye değil, çünkü sen zaten hep buradaydın.

Ama kendini yeniden bana aç diye…

O eski dostluk hâlimize dönelim diye.

Seninle yeniden konuşalım. Yargılamadan.

Bana yol göster. Bana bir ses ver, bu karanlıkta bir pusula ol.

Çünkü biliyorsun, sensiz bu zihnin sokaklarında yön bulamıyorum.

Ölüm sessizliğine benzeyen o anlarda, seninle konuşamamak boğuyor beni.

Bazen tek duymak istediğim şey senin sakin, huzurlu sesin.

Belki sen de yoruldun.

Belki sen de incindin benimle birlikte.

Ama ben seni çok özledim.

Ve hâlâ umutluyum.

Seninle yeniden başlamak istiyorum.

Beni duyuyorsan, lütfen ses ver.

Yine birlikte yürüyelim. Yine birlikte düşünelim.


Çünkü iç sesim…

Sen benim yeryüzündeki yegâne sırdaşım, en derin bağım, en gerçek dostumsun.


Sevgiyle,

Ben.

Bu yazılar ücretsiz ama emek istiyor. Bir kahveyle destek olabilirsiniz.